İyi Geçin!

Annemizden en çok duyduğumuz nasihat sanırım budur. Aman ha iyi geçin, geçimsiz olma.

İyi geçinmek en yalın olarak “zaman zaman çatışma yaşansa bile her iki tarafın da birbirinin varlığını birbirini değiştirmeye çalışmadan kabul ederek bir arada olabilme” şeklinde tanımlanabilir.
Herkesle dost olamayız, ancak arkadaş gibi geçinebiliriz, bu bir hayal değil, ancak bunu biz istemeliyiz, yani zorunda olduğumuz için değil, istekle yapabiliriz. Bunun için gerekli önkoşul en azından taraflardan birisinin iyi geçinme becerilerine sahip olması ve iyi geçinmek için çaba harcamasıdır. İyi geçinmek insanın kendi görüşlerinden, istek ve gereksinimlerinden vazgeçmesi ve karşıdakinin her istediğini yerine getirmesi değildir. Karşı tarafın istek ve gereksinimlerine göre davranmak iyi geçinmek değil, teslim olmaktır.

Nasıl geçimsiz insan oluruz?
Karşımızdaki, yani iletişim kurduğumuz diğer insanı bizden farklı bir birey olarak kabul etmediğimiz zaman. Ne yaparız bu durumda dinlemeyiz, anlamak için çaba göstermeyiz. Anlaşmazlık olaylardan değil, olaylara bakış açımızdan çıkar. Bunun nedeni ise katı bakış açısı, esnek olmamak, hoş görü göstermemek ve karşımızdakine saygı duymamaktır.

Kimler geçimsizdir? Ya da bugün kullandığımız şekli ile kimler ZOR İNSAN’dır.
Yaşamlarında ki diğer insanların varlıklarını, dolayısıyla düşünce ve duygularını görmezden gelenler. Bu geçimsiz ve zor insanlar ile görüşmeyi kesmeli ve kurtulmalıyız deme şansına sahip olamadığımız durumlar var. Yaşamımızda ki en yakın kişiler bizim için geçimsiz-zor kişiler olabilir. Bu durumda yapılacak ilk iş kendi özelliklerimizi iyi bilmek ve sonra bu kişileri tanımlamak olmalı, iletişim tarzımızı kategorize etmeliyiz. Eğer bilirsek, tüm bildiğimiz konularda olduğu gibi, ne yapacağımızı, nasıl davranacağımızı da biliriz. Birileriyle iyi geçinmek istiyorsanız, onun fiziksel, sosyal ve psikolojik özelliklerini dikkate almalıyız.

İnsanlarla geçinmek isteyen kişi öncelikle bunu istemeli ve geçinmeye gönlü olmalıdır. Her şeyin yalnız kendi istediği biçimde gerçekleşmesini beklememeli, en az kendisi kadar geçinmek istediği insanı da dikkate almalı; onun kişilik yapısını, sosyal özelliklerini, beklentilerini sezebilmeli ve bunlara uygun tutum ve davranış gösterebilmelidir. Uygun tutum ve davranış seçilemez ise iki tarafta zarar görür.

İyi geçinme becerilerini herkes kazanabilir, fakat bunun için uğraş ve çaba gerekir. Eğer amacımız iyi geçinmek ise ilk adım öncelikle istekli olmak ve bu isteği uygulamaya geçirmektir. Kendi iletişim modelimiz, davranış alışkanlıklarımız belirleyicidir. Ne düşündüğümüzü, ne hissettiğimizi ve nasıl davranacağımızı bildiğimiz zaman hangi durumda nasıl bir yol izleyeceğimizi de biliriz. İletişimin amacı, “anlamak”, “anlatmak” ve “anlaşmak” olmalıdır.

Bizi öfkelendiren şeyler, karşımızdaki üzerinde de aynı etkiyi yapıyor mu? Bu bakış bile karşımızda ki kişiyi daha iyi anlamamızı sağlar.

Aynı şekilde, size yönelik zor insan davranışlarına aynı tavırla karşılık vermek bizi de zor insan haline getirir.

sevgi – ( tülay sözanlar )

bu sevgi gününde zor insan yorumlarından kurtulmam için bir adım atmamı sağladınız çocuklarıma.teşekkür ederim.sanki benim için gönderilmişti.