Martı Jonathan Livingston, Richard Bach’ın en çok satan kitabı. Richard Bach’ın hayallerini yaşamasını sağlayan kitap. Diğer bütün kitaplarının üzerine Martı’nın yazarı yazdıran kitap. Richard Bach’ın Martı’yı yazma hikayesi de Martı kitabının öyküsü kadar ilgi çekici. Lisedeyken İngiliz edebiyatı dersini almamak için yaratıcı yazı dersini almış.
Ben öğrendiğim, bildiğim her şeyi, yaşadığım her deneyimi paylaşmayı, bunun için öğrenci kalmayı seçtim. Paylaşmak için pek çok araç var, bunların çoğunu gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Sonra bir gün kendi aramızda konuşurken bizim Martı bir dergi olsa ve istediği her yere uçsa dedik. Bizim martının hikayesini dergide
"Zekanızı Parlatın" Yasemin Sungur Gelişim Enstitüsü çocuklara yönelik Çocuk Kulübü ve Oyun Grubu 3 yaşından 12 yaşına kadar tüm çocuklara bütün hayatlarına değer katacak bir gelişim ortamı sunuyor. Amacımız Özel ve aktif bir program ile çocukların yeteneklerini, yaratıcılıklarını ve düşünme becerilerini geliştirmeyi hedefliyoruz. Neden? Çünkü çocuklara balık vermek
Öncelikle; İki Oyun Çoğu anne-baba kendisi bir oyuncu olmadığı ve oyun sektörünü takip etmediği için; çocuk aniden yaşı gelip de bilgisayarda oyun oynamaya başladığında telaşa kapılıyor. “Ya çocuğum bağımlısı olursa, ya evladım vahşileşirse, ya sigaraya başlar, araba çalarsa?” gibi endişeler uyanıyor. Bu yüzden bu aralar internetten alınabilecek
Bazı hikayeler vardır; okuduğunuzda yüreğinizde büyür. Bu hikaye de benim için öyle oldu. Bir okuyun bakalım, sizin yüreğinizde de büyüyecek mi? Genç yönetmen yeni filmi için yüzü düzgün, kamera karşısında rahat, düş gücü gelişkin bir kadın oyuncu arıyordu. Gazeteye ilan vererek adayları davet etmişti. Gün boyu girdiği
Eğitim veriyorum, eğitim programı hazırlamayı, eğitim vermeyi çok seviyorum. Kurumsal ve bireysel gelişim eğitimleri hazırlıyorum, her yıl yeni birkaç konu hazırlıyorum. Sürekli öğrenerek edindiğim bilgimi, 30 yıllık deneyimlerimden örnekleri, öğrenme ve öğretmeden aldığım enerjimi ekleyerek aktardığımı düşünüyorum. Eğitim vermek öğrenme isteğimi artırıyor… Kurumsal kelimesi biraz itici
Bireysel ve kurumsal GELİŞİM desteği sunan KOÇLUK, bireysel gelişimi ve değişimi desteklemek temelinde kurulan profesyonel bir ilişkidir. Bu sürecin doğal bir parçası olarak, kişisel değerler ve yaşam vizyonu, hedefler ve yaşam dengesi üzerinde çalışılır. Danışanların hayatlarının tüm alanlarıyla ilgili koçluk yürütülebilir. Koçluk, kişisel dönüşümü
19 Haziran Cumartesi günü bir kurumsal seminer çalışmam vardı, mevsim yaza döndüğünden, Cumartesi günü eğitim yapmanın zorluğunu da düşünerek Eylül ayına erteledik. Ben de fırsattan istifade Ufuk Tarhan'ın M-Gen Tablet seminerleri kapsamında gerçekleştirdiği "Sosyal Medyanın Akıllı Kullanımı" workshop çalışmasına katılmaya karar verdim. Hatta bu konulara biraz
“Türkiye’de şirketleri babalar kurar, oğullar yer, torunlar batırır.” Sayın Nejat Eczacıbaşı’ndan basit ancak çok etkili bir tespit, üstelik bu tespit yarım asırlık bir deneyime dayanıyor. Sizin görüşünüzü merak ediyorum ve birkaç soru sormak istiyorum. Neden? Kim ya da kimler sorumlu ya da sorunlu? Ne yaparsak ve nasıl yaparsak çocuklar
Başarı nasıl ölçülür? Sizin başarı ölçütünüz nedir? Neye göre başarılısınız? Başarı tesadüf değildir, çoğu zaman tesadüf gibi görünse de. Sınav kazanmak, başarı mıdır? Hem de nasıl… Üniversite sınavına hazırlanan gençleri bir düşünün. Kendileri için değil, aileleri için kazanmak, başarmak isterler nerdeyse. Yemek yiyebilmek, eline kaşığı yeni alan bir bebeğin kaşığı ağzına
Yoksa bildiğin, neler istemediğin mi? Yaşlanmak istemiyorum, yorulmak istemiyorum, masa başında çalışmak istemiyorum, trafikte sürünmek istemiyorum. Bildiklerim de var. Çok para kazanmak istiyorum, büyük bir şirkette çalışmak istiyorum, beğenilmek istiyorum, yükselmek istiyorum. Merak ettiğim ülkeleri gezmek, yeni insanlar tanımak istiyorum. … / … Ben aslında ne istediğimi bilmiyorum. Neleri sevdiğimi, neleri “en”