Yeni bir yıl…

Şu benim kaybolan kariyer hikayesi var ya ? Var, biliyorsunuz, bundan yaklaşık 5 ay önce, sabah erkenden uyandım ve o gitmiş, ya da kaçırmışlar, öğrenemedim, günlerce aradım. Dövündüm durdum, onsuz ne yaparım, ne yapacağım ben diye. Biliyorsunuz ilan bile verdim. Bir çok arayan oldu, ihbar yağdı,

Başarılı olmanın sihirli formülü

Sonunda buldum, dünyanın en zengin insanı olmama az kaldı! Okudum, araştırdım, doğayı gözledim, başarılı insanları aradım, başarısız insanları aradım. Acaba kimler, nasıl insanlar başarılı olurlar? Diye sordum ve sonunda cevabını buldum… Kendilerine inananlar, Hep ileriye bakanlar, Yaratıcı olanlar, Öfkesini yenebilenler, Duygusal baskılarının önüne geçebilenler, Vazgeçmeyenler, Hayal

Kimsin sen?

Kelimelerimi gören, cümlelerimden duygularımı tahlil eden, orda olup yazdıklarımı okuduğuna, beni anladığına, anlaştığımıza inandığım sen

İş buldum değil, istediğim işi buldum diyebilmek için, nasıl iş arayacağız?

Hayallerimizi gerçekleştirmek için olmadığı gibi, iş bulmak için de herhangi bir sihirli formül yok. Ancak şöyle bir formül işe yarıyor; hayal kur, hedefini seç, plan yap, bilgi topla, eyleme geç… Evet, iş aramaya başlamadan önce yapmamız gerekenler: İstediğiniz iş nedir? Belirleyin, nasıl bir ortamda, kimlerle birlikte çalışmak istersiniz?

Çok susadınız, ne yaparsınız?

Su içmeniz gerek, su ise bahçedeki kuyuda. Yoksa çay, kahve, cola ya da meyve suyu mu içersiniz? Kendinizi kuyuya atarmısınız? Kuyunun derinliğini bilmiyorsunuz. İçinde su var mı bakmadınız. Nasıl tekrar dışarı çıkarım diye düşünmediniz

Benim önceliklerim var.

Hani hep söylenir ya, “benim önceliklerim var” diye, benim de var. Önceliklerimi şöyle sıraladım. “Ben, Ailem, İşim”, harika, sıralama güzel görünüyor, tam istediğim gibi, mantıklı da sayılır. Peki ya uygulama, ı ıh

Ben bir markayım, ya siz?

Ben markayım, sen markasın, o marka. Biz markayız, siz markasınız, onlar marka. Herkes ve herşey marka! “Kendimi Nasıl Marka yaparım” konulu bir projem/çalışmam var, MediaCat Communication Institute sonbahar programında yer alan bu workshop, bugüne kadar kişiye ve kuruma özel danışmanlık hizmeti ile uyguladığım deneyimlerimi paylaşmayı hedeflediğim

Hiç kendinize hediye verdiniz mi?

Hediye almayı severmisiniz, sanırım herkes sever, ya vermeyi? Ben vermeyi de çok severim, bu sıralarda en çok da kendime hediye veriyorum. Bu yıl kendime çok hediye verdim, daha da vereceğim, neler vereceğimi de biliyorum, hazırladım, sıralarını bekliyorlar. Bu yaz tatilimin yarısını kişisel gelişimim için kendimle

Değişmek istiyorum…

Değiş/im/ebilmek için değişmeyi istemek gerekir, Bazı kelimeler vardır, düşünürken ve kullanırken heyecanlanırız. Son zamanlarda beni en çok heycanlandıran kelime değişim oldu, çünkü içinde yenilenme, tutku ve fırsatı da buldum. Yaşamıma iş+özel baktığımda edindiğim bilgi+duygu birikimim+deneyimim, değişimim bana heyecan veriyor. Heyecan, içinde sevinç, korku, sevgi, tutku ve

Dünyanın En Büyük Mucizesi

Og Mandino’nun Dünyanın En Büyük Mucizesi adlı kitabından, Tanrı’nın muhtırası, Gönderilen: Sen, Gönderen: Tanrı “Beni dinle. Sana bu dünyayı ve hakimiyetini verdim. Sonra tam potansiyeline ulaşman için, bir kez daha sana elimi verdim, evrendeki hiçbir yaratığa bahşedilmeyen güçler verdim. Sana düşünme gücü verdim. Sana sevme gücü verdim. Sana seçme gücü verdim. Sana